Mal Rejimi Tasfiyesi Kredi Borcu: Yargıtay Kararları ve Hesaplama
- Av. Enes Çetinkaya

- 11 Eyl
- 3 dakikada okunur

Giriş
Boşanma davalarıyla birlikte en çok gündeme gelen konulardan biri, mal rejimi tasfiyesi kredi borcu meselesidir. Özellikle evlilik sırasında banka kredisiyle alınan konut veya araçların, boşanma sonrasında nasıl paylaşılacağı taraflar arasında ciddi uyuşmazlıklara yol açmaktadır.
Bu yazıda, Yargıtay’ın yerleşik kararları ışığında mal rejimi tasfiyesi kredi borcu hesabının nasıl yapıldığını, eşlerin hangi haklara sahip olduğunu ve uygulamada dikkat edilmesi gereken noktaları detaylı biçimde inceleyeceğiz.
Yargıtay’ın Temel İlkesine Göre Mal Rejimi Tasfiyesi Kredi Borcu
Yargıtay, birçok kararında aynı ilkeyi tekrar ederek istikrar kazanmış bir yaklaşım ortaya koymuştur:
“Kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönem, miktarı ve taksit sayısı dikkate alınarak eşlerin alacak miktarları belirlenir.”
(Yargıtay 8. HD, 2015/3720 E., 2016/13087 K.; Yargıtay 2. HD, 2023/531 E., 2024/892 K.)
Bu ilkeye göre kredi ödemeleri iki dönemde değerlendirilir:
Mal rejiminin devam ettiği süre → ödemeler edinilmiş maldır.
Mal rejiminin sona ermesinden sonraki süre → ödemeler kişisel mal veya malın borcu sayılır.
Mal Rejiminin Devamında Yapılan Ödemeler
Boşanma davası açılmadan önce yapılan tüm kredi ödemeleri edinilmiş mal kapsamında değerlendirilir.
Bu ödemeler sayesinde edinilen malın değeri artar ve bu değer tasfiye hesabına dahil edilir.
Örneğin, evlilik süresince ödenen 60 taksitin 40’ı eşlerin ortak katkısı sayılır ve bu katkı üzerinden artık değer paylaşımı yapılır.
(Yargıtay 8. HD, 2014/22030 E., 2015/8962 K.)
Mal Rejiminin Sona Ermesinden Sonraki Ödemeler
Boşanma davası açıldıktan sonra ödenen kredi borçları artık edinilmiş mal değildir.
Yargıtay’a göre bu ödemeler, tasfiye hesabında malın borcu olarak dikkate alınır.
Böylece malın güncel rayiç değeri üzerinden kalan borç düşülür ve net artık değer bulunur.
(Yargıtay 8. HD, 2014/19955 E., 2016/3680 K.; Yargıtay 8. HD, 2016/13246 E., 2018/18249 K.)
Hesaplama Yöntemi: Mal Rejimi Tasfiyesi Kredi Borcu Nasıl Hesaplanır?
Yargıtay’ın geliştirdiği oranlama yöntemine göre hesaplama şu şekilde yapılır:
Kalan Borcun Oranı Tespit Edilir
Boşanma davasının açıldığı tarihte ödenmemiş borcun toplam krediye oranı bulunur.
Borç Oranı Mala Uygulanır
Bu oran, malın tasfiye tarihindeki rayiç değeri ile çarpılır.
Net Artık Değer Hesaplanır
Çıkan borç miktarı malın güncel değerinden düşülür.
Katılma Alacağı Belirlenir
Kalan artık değer üzerinden eşlerin payı hesaplanır.
(Yargıtay 8. HD, 2018/16276 E., 2019/1020 K.)
Örnek Hesaplama
Konutun tasfiye tarihindeki değeri: 2.000.000 TL
Toplam kredi: 1.000.000 TL (120 taksit)
Boşanma davası tarihinde ödenmiş taksit: 60
Kalan taksit: 60 (500.000 TL)
Hesaplama:
Kalan borç oranı = 500.000 / 1.000.000 = %50
Güncel değer üzerinden borç = 2.000.000 x %50 = 1.000.000 TL
Net değer = 2.000.000 – 1.000.000 = 1.000.000 TL
Katılma alacağı (yarı yarıya paylaşımda) = 500.000 TL
Uygulamada Dikkat Edilecek Noktalar
Değerleme Tarihi: TMK m. 235 gereği malın tasfiye tarihindeki rayiç değeri esas alınır.
Mahkeme Usulü: Banka ödeme dökümleri ve kredi sözleşmesi mutlaka dosyaya getirtilmelidir.
Bilirkişi Raporu: Oranlama yöntemine uygun rapor alınmalıdır.
Sonuç
Görüldüğü üzere mal rejimi tasfiyesi kredi borcu meselesi, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davaların en kritik konularındandır. Yargıtay içtihatlarıyla istikrar kazanan hesaplama yöntemi şu şekilde özetlenebilir:
Boşanma tarihine kadar ödenen kredi taksitleri edinilmiş maldır.
Sonrasındaki ödemeler malın borcu olarak dikkate alınır.
Borç oranı, malın güncel rayiç değerine uygulanarak net artık değer hesaplanır.
Avukatların, bu davalarda bankadan alınacak belgeler ve bilirkişi raporlarıyla doğru hesaplama yapılmasını talep etmeleri büyük önem taşır.
Sıkça Sorulan Sorular
1. Mal rejimi sona erdikten sonra ödenen kredi taksitleri nasıl değerlendirilir?→ Yargıtay’a göre bu ödemeler malın borcu kabul edilir ve tasfiye hesabına dahil edilir.
2. Katılma alacağı hesabında hangi değer esas alınır?→ TMK m. 235 uyarınca tasfiye tarihindeki güncel rayiç değer esas alınır.
3. Mahkeme kredi borçlarını hesaplarken hangi belgeleri ister?→ Bankadan kredi sözleşmesi, ödeme planı ve ödeme dökümleri alınır; bilirkişi raporu ile hesaplama yapılır.
4. Tüm kredi borcu kişisel borç sayılabilir mi?→ Bazı azınlık görüşler olsa da Yargıtay’ın yerleşik içtihadı bu görüşü kabul etmemektedir.
5. Mal rejimi tasfiyesi kredi borcu hesaplamasında en çok yapılan hata nedir?→ Malın değerini boşanma tarihindeki fiyat üzerinden hesaplamak. Oysa Yargıtay, tasfiye tarihindeki rayiç değeri esas almaktadır.
Av. Enes ÇETİNKAYA



Yorumlar